Geç Kalmanın Getirdiği Güç
Her zaman ilk olmanın bir güç olduğunu savunuruz. Oysa ilk olmak, her zaman başarı ve güç sağlamaz. Bunun en iyi örneğini, Türkiye’nin bilişim sektöründeki gelişimi veriyor. Türkiye’nin telekomünikasyon ve bilişim sektöründeki gelişmelerini Avrupa örnekleriyle karşılaştıracak olursak, ne kadar hızlı yol aldığımızı rahatlıkla görebiliriz.
Telekomünikasyon alanındaki gelişmelerin, İnternet teknolojilerinin, mobil telefon uygulamalarının, kamu hizmetlerinin, altyapı çalışmalarının, bankacılık sistemlerinin, sağlık uygulamalarının ve eğitim alanındaki değişimlerin günlük hayatımızdaki etkilerini izliyor ve bunlardan faydalanıyoruz. Artık, eskiye göre daha verimli ve daha hızlıyız. Ancak, bunun yeterli olmadığını görüyor; dahasını ister duruma geliyoruz.
Her ne kadar diğer gelişmiş ülkelere göre bilişim teknolojilerini takip ediyor olsak da bilişim sektörümüzdeki yıldan yıla büyüme ortalama %20 olarak gerçekleşiyor. Diğer gelişmiş ülkelerde bu büyüme oranları daha aşağı seviyelerde. Bunun nedenini, yıllar önce yapılan yatırımların geri dönüşünün uzun dönemlere yayılmış olmasına ve nüfusun göreceli olarak yaşlı olmasına bağlamak mümkün.
Günümüzde halen, bu gelişmiş ülkelerde, verimliliğin artırılması ve yenilikçi yaklaşımların benimsenmesi için altyapı iyileştirmelerine gidiliyor. Ancak, Türkiye’de yapılan yatırımlar hemen her sektörde daha çok yeni olduğundan, bugün farklı sektörlerdeki kuruluşlar, Batıdaki emsallerine göre çok daha ileride görünüyor.
Bankalara bakalım. Bugün Orta ve Doğu Avrupa’da halen EFT sistemlerini kullanamayan bankalar bulunuyor. Türkiye’de ise bankacılık sektöründeki uygulamalar, yurtdışındaki bankalara göre teknolojik olarak son derece ileri düzeyde.
Yabancı şirketler, Türkiye’de şirket satın almaya geldiklerinde, aday şirketlerdeki altyapı ve teknolojik üstünlük ön plana çıkıyor ve alıcı için cazip oluyor. Kamu uygulamalarında, Avrupa Birliği’ne uyum çalışmalarıyla beraber, Türkiye’deki kamu hizmetlerinin iyileştirme çalışmaları hızla ilerliyor. Bugün belediyeler, bakanlıklar ve diğer kamu hizmetlerini gerçekleştiren birimler, İnternet teknolojilerini ve mobil uygulamaları çok yaygın bir şekilde kullanıyor. Kamunun eskiden bu tür hizmetlerden oluşan zararları teknoloji kullanımıyla daha verimli hale gelmiş bulunuyor.
Diğer taraftan, küresel etki nedeniyle Türkiye’de yaşanan teknolojik olanaklar, yine en son teknolojinin doğru amaç için kullanımıyla hayatımıza olumlu bir yön kazandırıyor. Gelecekte, iş ve özel hayatımızda teknolojinin kullanılabilirliği mobil teknolojilerin farklı kullanımlarıyla daha da zenginleşecek. Bu zenginleşmede, küresel faktörler, teknolojik değişim ve genç nüfusun artışı etkili olacak.
Artık, yanımızdan hiç ayırmadığımız cep telefonunun çok yakında adınının değişmesi gerekecek. Bunu bir “Yaşam Kolaylaştırma Cihazı” olarak adlandırmak belki en doğrusu. Evimizden işyerimize kadar her yerde, farklı birtakım küçük cihazlar taşımaya ve bulundurmaya başladık. Bunlardan derli toplu bir şekilde yararlanmamız gerekiyor. Üreticiler, bu tür ürünlerin tasarımını yapıyorlar. Güzel olan nokta, teknoloji üreten firmalar, bugüne kadar sadece moda ve tekstil firmalarının ürünlerini bütünleştirmeye ve hatta sosyal hayatımızda etkisini gösterecek başka bütünleştirme projelerine başlamışlardı; şimdi, biraz da olsa teknolojiye duygu katılmaya başlandı, diyebiliriz.
Önümüzdeki yıllar içinde Türkiye’nin de bir teknolojik doyum eşiğine gelmesi kaçınılmaz.
Bu yüzden, diğer ülkelerden alınan dersleri yerinde kullanır; yenilikçi ve yaratıcı yaklaşımlarla hayatımızı kolaylaştıracak kendimize ait ürün ve hizmetleri sağlarsak, bu gücü yerinde kullanarak çok güzel sonuçlar elde edebiliriz.
Mehmet Bilginsoy
No comments:
Post a Comment